* Tiyatroda, ünlü oyuncu rolü gereği uşaklarına bağırır.
-Atımı getirin!
O sırada münasebetsiz bir seyirci
“Eşek olsa olmaz mı? diye seslenir.

Oyuncu hiç istifini bozmaz:
-Hay hay! Buyrun beyefendi!…

* Bir toplantıda bir genç M.Akif’i küçük düşürmek için:
-Affedersiniz, siz veteriner misiniz?
M.Akif hiç istifini bozmadan cevaplamış:
-Evet, bir yeriniz mi ağrıyordu?

* Yahya Kemal bir yokuşu çıkıncaya kadar nefes nefese kalır. Yokuşun sonundaki lokantadan bir garson seslenir:
– Buyrun beyim ne alırsınız?
Yahya Kemal tebessümle:
– Evlat,müsaade edersen bir nefes alacağım.

* Dünyanın tanıdığı iki ünlü kişi olan Charlie Chaplin ile Albert Einstein sohbet ediyorlarmış.Bu sohbet esnasında Einstein ünlü yönetmene takdirlerini sunmuş:
-Bütün dünya sizin filmlerinizi anlıyor ve takdir ediyor. Mensup olduğu sanat dalını evrenselleştiren ender kişilerden birisin…
Charlie Chaplin,
-Haklisiniz, demiş, bunlar iltifat değil gerçeğin ifadesidir. Fakat durumunuz daha enteresan. Sizi anlayabilen kimse yok.Buna rağmen tüm dünya sizi tanıyor ve size hayran…

* Bernard Show bir gün seçme zevki üzerine karısıyla iddialaşıyormuş.Sonunda dayatmış:
-Boşuna inat etme hanım, demiş, erkeklerin seçme zevki kadınlarınkinden daima üstündür!
Karısı bu gerçeği kabul etmiş:
-Haklısın Bernard, sen kadın olarak beni seçmişsin, bense koca olarak ancak seni seçebildim.

* Yavuz Sultan Selim, birçok Osmanlı padişahı gibi sefere çıkacağı yerleri gizli tutarmış. Bir sefer hazırlığında,vezirlerinden biri ısrarla seferin yapılacağı ülkeyi sorunca, Yavuz ona:
“-Sen sır saklamayı bilir misin?” diye sormuş.
Vezir:
“-Evet hünkarım, bilirim” dediğinde,
Yavuz cevabı yapıştırmış:
“-Ben de bilirim”.

(68)