Menü

İlginç Olaylar – 04

30 Ocak 2017 - İlginç Olaylar

* 1929’da Alman bir kaşifin Güney Hint Okyanusu’nda denize bıraktığı şişenin içindeki notta şişeyi bulanların yerlerini bildirdikten sonra tekrar denize bırakmaları isteniyordu. İlk rapor Güney Amerika’dan geldi. Daha sonra Atlantik Okyanusu’na varan şişe, Hint Okyanusu’nda ilk denize bırakıldığı yeri bir daha geçerek yolculuğuna devam etti. En son 1935’de Avusturalya’nın kuzey kıyılarından denize atıldığı saptanan şişe, 2447 günde 16.000 mil yol almıştı.

* Yaz sezonunda arkadaşlarıyla birlikte Bozcaada’da tatil yapan Gökşin Özbek, burada bir hurda araba görünce, hemen aklına bir espri geldi. Genç adam, arabanın içine girip sağ arka koltuğuna oturdu ve ölmüş gibi poz vererek fotoğrafını çektirdi. Gökşin, tatil dönüşünde bu fotoğrafı arkadaşlarına gösterip şaka yapacak ve “Trafik kazası geçirdim ve öldüm. Bakın bu da ölümümün fotoğrafı… Ben aslında bir hortlağım.” diyecekti. Tatil bitti ve Gökşin memleketine döndü. Kısa bir süre sonra gelen Ramazan bayramı vesilesi ile Gökşin ve ailesi İzmir’e gitmeye karar verdiler. Otomobili Gökşin’in babası kullanıyordu. Manisa-Kırkağaç girişinde bir süre mola veren aile, biraz dinlendikten sonra tekrar yola koyuldular. Yola çıkalı henüz birkaç dakika olmuştu ki, önlerine aniden bir yaya fırladı. Baba Hikmet Bey, direksiyonu kırdı ama yayaya çarpmayı engelleyemedi. Kazanın etkisiyle Hikmet Bey direksiyon hakimiyetini kaybetti. Ön cam patladı ve araba dört takla atarak bir hendeğe yuvarlandı. Gökşin, tıpkı 7 ay önce şaka olsun diye çektirdiği fotoğraftaki gibi, arabanın arka koltuğunda oturuyordu. Görüntüsü de, fotoğraftakine çok benziyordu; bir farkla…! Bu şaka değil, gerçek bir görüntüydü ve kan ile renklenmişti. Fotoğraf şakası ne yazık ki, gerçek olmuştu.

* İkinci Dünya Savaşı’nın bütün şiddetiyle devam ettiği barut kokulu dehşet günlerinin birinde İngiliz Başbakanı Winston Churchill ülkesinin sivil savunma güçlerine moral vermeye gidecekti. Şöförü, Başbakanın hareketi için arabanın başında hazır bekliyordu. Churchill kapıdan gözükünce şöför, onun binmesi için her zamanki gibi arabanın sol arka kapısını açtı. Churchill hayatında ilk ve son olarak açık kapıyı bırakıp arabanın öteki kapısından bindi. Şöför, Churchill’in hiç alışık olmadığı bu garip davranışına bir anlam veremedi. Arabayı çalıştırdı ve gidecekleri yere doğru yola çıktı. Makam arabası yola çıktıktan kısa süre sonra süratle bir geçitten geçerken bir bomba patladı ve arabanın iki tekerleği havaya fırladı. Oldukça kilolu olan Başbakanın ağırlığı sayesinde araba devrilmeden az bir sendeleme ile dengesini buldu. Böylece Churchill ve söförü ölümden kılpayı kurtuldular. Patlamadan sonra Churchill’e, makam arabasına niçin her zaman aynı kapıdan bindiği halde o gün bir anda vazgeçip öteki kapıdan bindiği sorulduğunda İngiliz Başbakanı, “İçimden bir ses ‘Dur, arabanın öbür yanına geç ve oradan bin’ dedi. Ben de öyle yaptım.” diye cevap verdi.

* Bu ilginç öykü ABD’ den Alexandra Donahue’nun arkadaşı Linda’nın başından geçiyor: Arkansas’a akrabalarını ziyarete giden Linda, alışveriş için bir süpermarkete gider. Arabasını park ederken yanındaki park etmiş arabanın sürücü mahallinde oturan kadın dikkatini çeker. Kadın ellerini başının arkasına kavuşturmuş, gözleri kapalı, kıpırdamadan durmaktadır. Linda, kadının durumunda bir tuhaflık sezer, ancak müdahale etmez. Alışverişini tamamlayıp, arabasına döndüğünde kadını ayni pozisyonda görünce dayanamayıp arabanın camına vurur: “İyi misiniz?”. Kadın cevap verir: “Başımdan vuruldum. Beynim dışarı akmasın diye tutuyorum”. Bu cevap üzerine telaşlanan Linda, süpermarket yetkililerinden yardim ister. Ambulans çağrılır. Otomobilinin kapı kilidi kırılarak açılır ve kadın dışarı çıkartılır. Ancak büyük bir şaşkınlıkla kadının başının arkasında bir parça ekmek hamurunu sıkıca bastırarak tuttuğu görülür. Sonunda olay anlaşılır. Kadının marketten satın aldığı mayalı ekmek hamuru otomobilin içindeki sıcak havanın etkisiyle, tabanca sesine benzer bir sesle patlamış; hamur parçaları büyük bir hızla çevreye saçılmıştır. Duyduğu sesi tabanca sesi, başının arkasına yapışan hamuru kurşun deliğinden dışarı sızan beyni sanan kadın, Linda’nın gelişiyle sanal kabustan kurtulur.

(63)